Cari Açık Ve Ekonomi Politikaları Üzerine

Bu çalışmada, cari açık nedenleri, sonuçları ve ekonomi politikaları imaları, yakın dönem Türkiye deneyimi çerçevesinde, tartışılmaktadır. Çalışmaya göre, sürdürülebilir cari açık oranı ve cari açık-kur ilişkileri, kurumsal/fi nansal yapı, döviz kuru rejimi, makroekonomik durum ve uluslararası fi nansal sistem işleyişi vb. gibi faktörlerden bağımsız olmayabilir. Çalışmada ayrıca, 71 ülke verisi kullanılarak, yönetişim biçimi, uluslararası fi nansal sistemin temel günahı, borç öde[ye]meme geçmişi, fi nansal gelişme düzeyi, para politikası kredibilitesi ve ülke büyüklüğünün cari açık üzerine etkileri ampirik olarak incelenmektedir. Sonuçlar, ülkelerin cari açık sürdürebilme yeteneklerini, iyi yönetişim ve makroekonomik istikrarın olumlu, temel günahın ise olumsuz yönde etkilediği önerisini güçlü olarak desteklemektedir. Döviz kuru rejimi esnekliğinin, cari açığın uzun dönem dengesinden sistematik olarak uzaklaşamaması yönünde disipline edici bir işlevi olduğu görülmektedir. Çalışmaya göre, cari açığın bizzatihi kendisi değil, ekonominin sermaye girişindeki ani duruşa veya ani sermaye çıkışına karşı kırılganlıkları temel endişe kaynağı olmalıdır. Türkiye örneğinde bu kırılganlıklar, fi nansal dolarizasyon, riskli sektörlere kredi genişlemesini engelleyecek yeterli fi nansal sektor düzenlemesi eksikliği, açık pozisyonlar ve yüksek kamu borcu olararak tanımlanmıştır. Dolayısıyla, “cari açık çekincesi” yerine, giderilmesinin daha yüksek cari açığı sürdürülebilir kılacağı “yapısal kırılganlık çekincesi”nin geçerli olması önerilmektedir. Çalışmaya göre, kırılganlıkların varlığında, cari açığı döviz kurunun reel değer kaybetmesi aracılığıyla azaltma politika önerisi, gerçekte hedeften daha yüksek bir enfl asyon oranı ile açık pozisyonlar ve bilanço etkilerinin yol açtığı önemli reel gelir daralması pahasına borç sürdürülemezliğine katkı yapabilecektir.